SON DAKİKA

Değerler Eğitimi

Değerler Eğitimi

Doğan Cüceloğlu bir seminerinde yere bir parça ekmek koymuş ve “Bu ekmeğe basabilecek birisi var mı?” diye sormuş salondakilere.

Hiç ses çıkmamış tabii. “Sahneye gelip bu ekmek parçasına basana 100 dolar vereceğim” diye devam etmiş.

Salondan yine çıt yok…

Fiyatı artırarak 5.000 dolara kadar getirmiş.

20E116A8-AC03-4989-A915-19776336EE78

Bu sırada salonda bulunanlardan birisi,

─ Hocam, istersen 500 bin dolar ver, yine bize o ekmeği çiğnetemezsin, boşuna uğraşma! demiş.

Doğan Hocam da, “İşte değerler eğitimi budur” diye noktayı koymuş…

Para vererek ekmek çiğnetebileceğiniz insan sayısı yok denecek kadar azken, bedavaya yalan söyleyen, dedikodu yapan insanların bu kadar çok olması biraz garip değil mi?

Acaba yalan söyleme konusunda bu kadar hassas olamaz mıydık?

Veya herhangi bir toplulukta birisi gıybet etmeye başladığında herkes tepki veremez miydi?

Yere düşen ekmeği çiğnememek için duyduğumuz hassasiyet, yerlerde sürünen bazı değerlerimiz çiğnenirken niçin kendini göstermiyor acaba?

Üstün Dökmen

Kaynak: www.muhendisbeyinler.net

Başlıklar: , ,

Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmamış.

Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapın.

SİZİN İÇİN ÖNERİLİYOR

21 Mart 2022, 19:46

Bende İş Götü Yok

Hayatımın her döneminde haksızlıklara uğradım. Ama bunu seneler sona farkediyorum.7 yaşımdayken ilkokul öğretmenim haksızlık etmiş ama ben bunu 20 yaşımdayken farkedebildim. 15 yaşımdayken dedem haksızlık etmiş ama 33 yaşımdayken anladım bunu. Aradan teheeey baya zaman geçiyo anlayabilmem için. Yüksek olası ihtimalle şu aralar da haksızlığa uğruyorum ama farketmem 50’yi bulur. İyi niyetli insanlar böyledir. Art niyet aramaz kimsede. İlkokulda patates baskısı yaptık. Sıralar leş. Her yer patatesler, boyalar, kağıtlar, kürekler vs. Öğretmenimiz beni çağırdı son dersteyiz böyle “Ahmet sen zil çalınca çıkma, sıralardaki patatesleri topla çöpe at öyle çık.” “Ya ben niye milletin pisliğini temizliyom öğretmenim, herkes kendi sırasını temizlerse tüm sınıf zaten tertemiz olur buyurmuş Peygamberimiz (S.A.V.)” dedim 20 yaşımdayken. Lan neden 7 yaşımdayken bunu düşünemedim? Ben çöpçü müyüm? Hayır! Ben mi pisledim sıraları? Hayır! Neden milletin pisliğini ben topluyorum öğretmenim?
15 yaşlarındayım, dedem beni gördükçe babama: “Bu okumaz, çalışamaz da bunda iş götü de yok.” deyip dururdu. Traktörü vardı. Benden küçük torunlarına sürdürür, bana sen süremezsin derdi. Hani bu süremezsin kelimesi yetenek, yapabilme, edebilme anlamında sanırdım meğer lan sen kim köpeksin defol git süremezsin anlamındaymış. Ben hep dedemdir haklıdır diye düşünürdüm. Bunu tam 33 yaşımdayken anladım. 33 yaşımdayken dedem vefat etti. Tüm arsaları evleri diğer torunlarının üstüne yapmış. Kader kısmet neyse bu arada bugün çocukluk arkadaşımla ortak bi ihaleye girdik. Senet imzalanacaktı, firma birinizin imzası yeter dedi. Bilin bakalım kim imzaladı seneti?

Devamını Görüntüle